8 Kasım 2013 Cuma

MIAMI

DOĞU AMERİKA YAZI DİZİSİ 1- MIAMI

Yazılarımı okuyanlar veya beni yakından tanıyanlar ne kadar gezenti olduğumu, en ufak bir boşlukta gezmek için fırsat yarattığımı çok iyi bilirler. Bu kadar gezerken 30 yıllık abim ve kuzenim ile birlikte hiç yurtdışına gitmediğimi “Doğu Amerika” gezimizde fark ettim JJ Aile ile birlikte tatil yapmanın zevki ayrı. Hele bir de benimki kadar komik bir abiniz ve sabırlı bir kuzeniniz var ise. Tabi uyumlu eşlerini de unutmamak lazımJJ

Acaba jetlag olacak mıyız sorusu ile başladığımız 12 saatlik uçuşumuz sonrasında Miami’ye iniyoruz.
Miami havaalanının içerisinde çoğu havaalanındaki gibi terminaller arasında tren bulunuyor. Trene binip önceden rezervasyonumuzu yaptırdığımız “Chrysler Town & Country ” marka aracımızı kiralıyoruz. Araç rezervasyonunuzu Türkiye’den yaptığınızda fiyatlar daha uygun oluyor.

          12 saatlik uçuşumuzun rotası

   “Chrysler Town & Country” marka aracımız
Amerika gezi planını yaparken keşfettiğim en güzel sitelerden biri www.airbnb.com . 5 kişilik bir grup olduğumuzdan ev kiralamak hem daha konforlu hem de daha uygun oldu bizim için. Güvenilirlik açısından tam not alan bu sitedeki evlerin fotoğrafları ile eve girdiğinizdeki manzara birebir aynı.  Airbnb’den kiraladığımız eve girip bavulları bıraktıktan sonra Downtown’daki “Bayside Market Place”de soluğu alıyoruz.
Miami’de kiraladığımız evimizin dıştan görünümü



       Evimizin İtalyan tarzı iç tasarımı
Biscayne Koyu’nun kenarında yer alan “Bayside Market Place” çok sayıda markanın mağazasının yer aldığı bir alışveriş merkezi. Gelir gelmez alışverişe mi attınız kendinizi diye düşünebilirsiniz. Ancak yanılıyorsunuz. Ertesi gün çıkacağımız “Star Island” turunun biletleri burada satılıyor. “Island Queen Cruises” firmasından biletlerimizi aldıktan sonra kendimizi “Argentine-Style-Steak”leri ile ünlü “The Knife” isimli restoranında buluyoruz. Aklınıza gelebilecek her türlü etin ızgarada pişirildiği ve açık büfe salataların yer aldığı bu restoranı deneyebilirsiniz.

Bayside Market Place’in girişi
Amerika hakkında genel bir bilgi; bu adamlar gerçekten üşümüyor, farklı bir deri yapıları var herhalde!!! Miami dahil Amerika’nın her yerinde kapalı bir ortama girerken mutlaka yanınıza hırka alın. Çünkü klimaları insan kliması değil. İnanılmaZZZ soğuk. Ayrıca her içeceği buzlu getiriyorlar. Siparişinizi verirken buzsuz istiyorsanız mutlaka belirtin.
Miami denilince akla bikinili paten kayan kızlar ya da lüks arabaların dolaştığı caddeler, muhteşem plajlar gelir ya. İşte orası “Ocean Drive”.  Bir tarafında kafe ve restoranların olduğu, diğer tarafında ise “Lusmus Park” ile “Atlantik Okyanusu’nun bulunduğu uzunca bir cadde. Bu cadde ile bar ve gece kulüplerinin bulunduğu “South Beach” i gece görmenizi tavsiye ederim.
 
Ocean Drive’daki patenliler

Ocean Drive’da ilerleyen “Ferrari”

“Ocean Drive” caddesi ve kafeler
“Miami Beach” 5 farklı geçit ile ana karaya bağlanan ince uzun bir ada. Kuzeyde “Bal Harbour -Bal Körfezi” bölgenin en lüks ve modern semtlerinden biri. Ünlülerin alışveriş mekanları Bal Körfezi’nde yer alırken, yazlık evleri ise yapay bir ada olan Star Island’da. Yazlık deyince Çeşme’deki evler aklınıza gelmesin tabi. Ev yerine malikâne desek daha doğru olur herhaldeJ
Bir gün önce satın aldığımız biletler elimizde 90 dakikalık “Star Island Cruise Turu”na başlıyoruz. Muhteşem mimarileri ile gözlerinizi ayıramayacağınız malikâneler; Will Smith, Madonna, Lenny Kravitz, Shaquille O'Neal, Rosie O'Donnell, Puff Diddy ve Gloria Estefan gibi dünyaca ünlü yıldızlara ait. Eee tabi ismi geçen kişiler bu kadar ünlü olunca çoğu turist bu adaya girişin halka açık olmadığını düşünüyor. Oysaki bu adayı ister araçla ister yaya olarak gezebilirsiniz. Sadece adaya girişte kayıt yaptırmanız yeterli.



Star Island’da yer alan muhteşem malikânelerden birkaç görüntü

Amerika genelinde İngilizce’den sonra gelen dil İspanyolca. Fakat Miami’de öncelikli dil İspanyolca. Küba kökenli Miamililerin yaşadığı Little Havana’daki puro fabrikalarından kendinize veya hediyelik aromalı Küba puroları satın alabilirsiniz. Her ne kadar sigara kullanmasam da aromalı puroların kokusu beni benden aldı J Little Havana’nın kalbi “Calle Ocho” ise Mart ayında düzenlenen sokak festivali ile ünlü. Calle Ocho’da yer alan bir kafede soluklanıp Küba kahvesi olan “cafecito”yu yudumlayabilir ya da ünlü “Azucar Ice Cream Company”nin dondurmalarını tadabilirsiniz.


Little Havana’daki Puro Fabrikası
Miami Beach’i dünyaca ünlü yapan ne diye düşünüyorum. Bizdeki Ilıca Plajı, Patara Plajı da en az onun kadar güzel. Ama sahilde oturan kişiler; “Aaa o göbekle bikini mi giyilir ”, “Bu denize girerse deniz taşar valla”, “Ben olsam o selülitlerle evden dışarı çıkmam” gibi düşüncelerle sizi süzmüyorJJ Başka bir farklılık ise sahildeki rengarenk cankurtaran kulübeleri. Okyanus suyuna gelince daha az tuzlu ama su çok çabuk derinleşiyor. Bir de biz alışmışız Ege’de denize girdiğinizde karşınızda mutlaka bir ada vardır, bir kara parçası falan. Ama burada göz alabildiğine mavi J


Miami’nin genel görünümü
Miami Beach
Miami Beach
Miami Beach’teki mavinin tonları

Deniz, kum ve güneşten kendinizi alabilirseniz ve hala Miami’deysiniz “Vizcaya Museum and Gardens”ı da gezilecek yerler listenize ekleyebilirsiniz. 1916 yılında sanayi zengini James Deering tarafından kış mevsiminde Miami'nin sıcak atmosferinden yararlanmak amacıyla ev olarak tasarlanan yapı, günümüzde tarihi mobilyaları ve dikkat çekici dekorasyonuyla bir müze olarak hizmet vermekte.34 odası bulunan malikanenin rengârenk çiçeklerle donatılmış botanik bahçeleri ise peyzajı ile ünlü. Bu bahçelerde düğün organizasyonları ve yemekler düzenleniyormuş.

 
            Vizcaya Museum and Gardens
Alışveriş hakkında birkaç tüyo. Bu bölümü özellikle sona bıraktım tüm yazıyı okuyun diye :P   Amerika’da hangi alışveriş merkezine giderseniz gidin öncelikli olarak “Information-Danışma”ya uğrayıp, pasaportunuzu gösterin. Size indirim kuponu veriyorlar. Alışveriş yaptığınız mağazalardan özel indiirmler alıyorsunuz. Vergi sistemine gelince her eyaletin vergi oranı birbirinden farklı.
Miami’de çok sayıda alışveriş merkezi var özellikle "Lincoln Caddesi"nde ama bölgenin en ünlü outlet alışveriş merkezi "Sawgrass Mill". Alışveriş merkezi için en az 1 gün ayırmanızı tavsiye ediyorum. Hatta yetmezse siz de bizim gibi farklı eyaletlerdeki alışveriş merkezlerine turlar düzenleyebilirsinizJJ
Miami’ye ayırdığımız süre sona ererken, parklar cenneti Orlando’ya doğru yol alıyoruz. Eğer süre ile ilgili bir kısıtlamanız yok ise yol üzerindeki Coconut Beach’de uğranılması gereken plajlardan biri.
Rotamızın ilk durağı olan Miami’den ayrılırken İzmirliler grubu olarak tam bizlik bu şehir diye düşünüyorduk. Deniz kum güneş. Hayat işte bu…Ama gördüğümüz her şehir sonrasında “Aaa valla burda da yaşanır” dedik. Biz sülalece açgözlüyüz galibaJJJ
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder